Sağlıklı ve uzun bir ömür için bağışıklık sistemimizin güçlü olması çok önemli. Özellikle de grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının kapımızı çaldığı sonbahar ile kış mevsiminde. Ancak yetersiz beslenmekten strese maruz kalmaya, sigara tüketiminden kalitesiz uyumaya, hareketsizlikten uzun süre ilaç kullanmaya kadar pek çok etken nedeniyle bağışıklık sistemimiz gücünü yitirebiliyor. Hastalıklara karşı dirençli olabilmek içinse bağışıklık sisteminin “alarm” sinyallerini bilmek ve geç olmadan önlem almak şart!
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ, bağışıklık sisteminin zayıfladığına işaret eden 5 erken belirtiyi anlattı, önemli bilgiler verdi.
Yorgunluk
Efor sarf ettiğimizde yorulmamız olağan bir durum kuşkusuz. Ancak harcadığınız efordan daha fazla yorgun olmanız bağışıklık sisteminizin zayıfladığına işaret eden belirti olabiliyor. Sabah yorgun kalkmak, istirahatle bitkinliğin dinmemesi ve çabuk yorulmak doktora başvurmanızı gerektiren yakınmalar arasında yer alıyor.
Uçuk
Dudaklar ile ağız çevresinde oluşan ve içi sıvı dolu yara kabarcıkları şeklinde kendini gösteren uçuk da ihmal etmemeniz gereken önemli bir belirti. Özellikle yılda 4 kereden fazla gelişen uçuklar zayıf bir bağışıklık sisteminin uyarıcısı olabiliyor.
Tekrarlayan enfeksiyonlar
Bağışıklık sistemi güçlü olan kişiler kolay kolay hasta olmuyorlar. Bağışıklığı sağlayan beyaz kan hücreleri yeterli düzeyde çalışamadıklarında ise enfeksiyonlara daha kolay yakalandığımız gibi, hastalıklar da daha zor iyileşebiliyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ bu nedenle eğer çabuk hastalanıyorsanız bu durumu göz ardı etmemeniz gerektiği uyarısında bulunarak şunları söylüyor: “Ayrıca tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları, ishal, idrar yolu veya genital bölge enfeksiyonları ve mantar enfeksiyonları önemli bir uyarıcı olabiliyor. Bu nedenle “nasıl olsa geçer” diyerek hastalığı hafife almak ve gelişigüzel ilaçlarla şikayetleri ortadan kaldırmaya çalışmak yerine bağışıklık sisteminin taranması için bir hekime başvurmak gerekiyor”
Ciltte nedensiz açılan yaralar
Ciltte nedensiz yara açılması veya mevcut yaraların geç düzelmesi, tekrarlayan mantar enfeksiyonları erken belirtiler arasında yer alıyor. Özellikle önemsemediğimiz sivilceler, ayaklardaki mantarlar, kasık bölgesindeki kızarıklıklar, saçlı derinin pullanarak dökülmesi, zayıflayan bağışıklık sisteminin habercisi olabiliyor. Geç kapanan yaralar, ihmal edilmeden doktora gidilmesini ve bağışıklık sistemi taraması yapılmasını gerektiriyor. Unutulmamalıdır ki; cildimiz vücudumuzun içindeki sorunların adeta aynası gibidir.
Aft ve pamukçuk
Ağız içi ve dil üzerinde, ağrılı, ortası beyaz lezyonlar şeklinde kendini gösteren aftlar yılda 4’kezden fazla ortaya çıkarsa bu durum bağışıklık sisteminizin zayıfladığına işaret ediyor olabilir. Aynı zamanda pamukçuk da bir gösterge olabiliyor. Pamukçuk denilen kandida cinsi mantar ağız kanalından yemek borusuna, mideden bağırsaklara kadar her yerde oluşabiliyor. Bağışıklık zayıfladığında vücuda yerleşen bu mantar aynı zamanda bağışıklığı kendisi de baskılayıp hastalığın ilerlemesine yol açabiliyor. Hatta son yıllarda kanser gelişimine katkıda bulunduğu düşünülüyor.
Bağışıklık sisteminizi bu yiyeceklerle koruyun
Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için…
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için almanız gereken önlemleri şöyle sıralıyor:
Sarımsak yemeniz için 9 neden
Yüksek tansiyondan damar sertliğine sağlık sorunları için tüketilmesi önerilen sarımsağın faydalarını Uzm. Diyetisyen İpek Ağaca anlatıyor.
10 Yemeklerde, salatalarda, mezelerde ve soslarda verdiği o harika lezzet ile sarımsağa bayılırız. Sarımsağın kendine has kokusundan ve tadından allisin adlı madde sorumludur. Sarımsağın içerisinde bulunan “allisin” maddesi yüzyıllardır hastalıklara karşı insanlığı koruduğu bilinmekte. Tansiyonu çok düşük olan kişiler, sarımsak alerjisi olanlar, mide rahatsızlığı olan kişiler dışında herkes sarımsağı güvenle tüketebilir.
1. Sarımsak yaklaşık 30 adet sülfür bileşiği, çeşitli enzimler ve amino asitler, flavonoidler mineraller, A vitamini , B ve C vitaminleri içermektedir.
2. Sarımsak, prebiyotik özellikteki bir besindir. Yani probiyotikler dediğimiz vücut için faydalı bakterilerin etkinliğini ve sayısını arttırmaya yardımcı olur. Dolayısıyla sarımsak, bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkilere sahiptir.Vücudun savunma mekanizmasını güçlendirmesi özelliğinden dolayı sarımsak düzenli tüketilmelidir.
3. Hem vitaminler, mineraller ve diğer zengin besin içeriğinden dolayı hem de prebiyotik özelliğinden dolayı sindirim sistemi üzerinde olumlu etkiye sahiptir.
4. Sarımsak kolesterol problemine de iyi gelmektedir. Kandaki iyi huylu kolesterolü (HDL) yükseltip, kötü huylu kolesterolü (LDL) ve trigliseriti düşürmektedir.
5. Tansiyonu yüksek olan kişiler de, sarımsağı düzenli tüketmeye çalışmalıdır; çünkü sarımsak tansiyon düşürücü etkiye sahiptir.
6. Kansere karşı da koruyucudur. Yapılan bilimsel çalışmalar; düzenli sarımsak yiyenlerin, sarımsak yemeyenlere oranla mide kanserine % 50 daha az yakalandığı göstermiştir.
7. Damar sertliği sorununa karşın sarımsak iyi bir koruyucudur.
8. Kan şekerinin dengelenmesinde yardımcı rol oynar.
9. Sarımsak sigaranın, kirli hava koşulları ve çeşitli kimyasalların vücuda verdiği zararlı etkilerin giderilmesi içinde çok önemlidir. Vücutta biriken toksinlerin atılmasında yardımcı görev alır.
Haber Kaynak : HTHAYAT.HABERTURK.COM
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
GÜNDEM
22 Mart 2025SPOR
22 Mart 2025GÜNDEM
22 Mart 2025SPOR
22 Mart 2025SPOR
22 Mart 2025GÜNDEM
22 Mart 2025GÜNDEM
22 Mart 2025